[Eski] Korsan yazılım kullanmada dünyada 1 numaraymışız

Bu başlık 2011 ve öncesi açılmış Müziktek Forumu başlıklarından biridir

Ali Duyar

Yeni üye
Üst sıralarda olduğumuzu düşünüyordum da, birincilik şaşırtıcı oldu. Ayrıca .tr uzantılı sitelerde de saldırı zaafiyeti açısından, dünyadaki .com uzantılı siteleri ikiye katlamışız.

http://www.sabah.com.tr/Teknoloji/Haber ... ideri-oldu

Microsoft Pazarlama ve Ürün Grupları Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Çağan, Türkiye dünyanın 16. büyük ekonomisi olmasına rağmen Microsoft ülkeleri arasında bilgi teknolojileri yatırımları itibarıyla geride olduğunu, Microsoft içinde bu anlamda 26. sırada olduğunu söyledi.

"Türkiye bilgi teknolojileri alanında gelişmek istiyorsa artık bakkal hesabından bilgi hasabına geçmeli" diyen Çağan, "Ancak bilgi çağının estrümanlarını kullanabilirsek ilerleme sağlayabiliriz" açıklamasını yaptı.

Türkiye'de korsan yazılım kullanım oranının yüzde 60'lar civarında olduğuna, Türkiye'nin artık burada düzlüğe çıkması gerektiğine işaret eden Çağan, Microsoft'un Güvenlik İstihbarat Raporu'na göre Türkiye'nin son birkaç senedir dünyada 1000 bilgisayar başına düşen kötücül yazılım enfeksiyonu oranına göre liderliği elinde bulunduruyor.

Korsan yazılımlar nedeniyle en fazla bilgisayar hesabının ve bilgisinin Türkiye'de çalındığına dikkat çeken Çağan, "Sahte ve güvenlikten yoksun yazılımlar nedeniyle en fazla internet üzerinden maddi hırsızlık Türkiye'de yapılmış. Bu anlamda en fazla yolsuzluk Türkiye'de. Türkiye bu konuyu önemsiz görüyor. Ama çok ciddi zararlar görüyor. Türkiye'de 1000 bilgisayara 36.6 enfekte cihaz oranı ile bizi lider yapmış durumda, bizi İspanya (35.7), Kore (34.4), Taiwan (33.5) ve Brezilya (25.8) izlemekte. Buna ilaveten SQL Enjeksiyon olarak tabir edilen saldırı kategorisinde zafiyet taşıyan '.tr' uzantılı sayfa adedi 88.378 ve burada da açık ara dünya lideriyiz. Tüm '.com' uzantılı alanda 43.144 adet bu zafiyeti taşıyan sayfa var (Türkiye bunun iki katı). Burada güvenliği firmalarımızın, kurumların ve de kişisel kullanıcıların daha ön plana alması gerekiyor" diye konuştu.
 
Çok genelleştireceğim ve bu yüzden bazı yazılımlar ve bazı kullanıcılar bazında bu söylediğim yanlış olabilir ama, bunun sebebi, Türk milletindeki "son sistem" merakı. Birkaç aşama önceki sürüm işini rahatlıkla görebilecekken hem de gayet makul bir fiyata yasal olarak alabilecekken onu almayıp hiç ihtiyacı olmadığı "en son sürüm"ü korsan olarak kullanmayı tercih ediyor.

Yazılım üreticisi firmaların da daha eski sürümlerini piyasadan hemen silmek, bütün ortamı "son sürüm"lerine mahkum etme saçmalığı da buna yardım ediyor. Pazarlama açısından saçmalık değil tabii, adam her çıkardığı tüketilsin ve kazancı sürekli olsun istiyor. Ama yapamıyor işte... Onun yerine her çıkardığı sürümün korsanları ortalıkta dolaşıyor, o da isyanları oynuyor. Halbuki daha önceki sürümlerinin pazarlanmasına (da) ağırlık verseler ve onların yasal olarak kullanımını teşvik eden kampanyalar yapsalar, insanlara ihtiyaç duymadıkları şeyi almama fikrini telkin etseler, (kapitalizmin sonu mu olur? :p ) bu onlara (doğayı koruma kampanyaları gibi) prestij de katar hem...hem de makul fiyatlara, belki (son sürümden) hedefledikleri kazancı elde edemeyecekler ama bir orta yolda buluşulacak.
 
Sabi-R;

Dediğin çok doğru, avrupada insanlar o şekilde yapıyorlar ama bizde maalesef yok öyle birşey.

Şu warez siteleri yok mu, yok yok adamlarda. Nasıl yapıyorlar aklım ermiyor, hem de günceller sürekli.

Bizim milletin de gözü kara tabi, virüs varmış, yazılım zırt pırt çöküyormuş, umurlarında değil , at bir format , çökerse yine format, sanki doğa kanunu...
 
Yalnız o warez sitelerinin çoğu yabancı. Hiç laf atmasınlar bizim millete. Oyun, film, yazılım vs. 72 milleten indireni var. Biz de yok demiyorum, ama herkeste var. Genelde o tip crack gruplarının tamamına yakını yabancıdır. 3-5 Türk varsa bilmem.
 
Korsanda birinci olmamız için önce bilgisayar kullanan bir millet olmamız lazım. Geçsinler bunları yazılım satmak için gereksiz ticari psikoloji sadece.
 
Baran'a iki cümlesinde de katılıyorum.

Yalnız Türkiye'de değil dünyada genel görünüm bilgisayar ile yapılabilecek şeyleri yapanların çok küçük bir oran teşkil etmesi. Bilgisayar kullanıcılarının çok büyük çoğunluğu pasif kullanıcı. Televizyonda olduğu gibi herşeyin hazır lokma tüketiciye teslim edildiği bir 'kültür' yerleşti bilgisayar ve benzeri ürünlerde.

Tabi bunun nedeni insanların tembelliği, salaklığı gibi topu taca atma bahanelerinden ziyade, Microsoft'un, Apple'ın, Google'ın, Oracle''ın ve benzerlerinin semirip diğerlerinin ölmesini veya birinci liste tarafından satın alınmasını sağlayan büyük sermayeyi kayırma sistemi. Ortalama bilgisayar kullanıcısını öğrenmeye, üretmeye teşvik edecek, ortalamanın üstünde bilgisayar kullanıcısını birşeyler icad etmeye teşvik edecek unsurlar mecvut değil.

Başta hukuk yok. Çünkü küreselleşme bir ortak hukuk sistemi içermiyor. Yâni kafası çalışan bir Romanyalı'nın yazacağı yazılımı koruyan bir küresel düzenleme yok. Dahası, patent sistemi neredeyse tamamen Microsoft, Apple, vb. cesametinde bir avuç dev şirketin tekeli altında. Birşey icad edip veya bir iş üretip azıcık kafayı çıkaran olursa milyon dolarlık dava açıp bezdiriyorlar veya satmaya mecbur ediyorlar.

Yâni 'sistem' fırsat eşitliği içermiyor.

Bütün bunlar korsan yazılıma, vb. bahane değil elbette. Hırsızlık hırsızlıktır. Laf olsun diye 4,000 korsan şarkı indirmek gibi embesilliği Microsoft'un tekel olması mazur göstermez.

Ancak hırsızlığın hırsızlık olduğunun bilincine varmak için mal sahibi olmanın bir avuç imtiyazlı kuruluşa mahsus bir şey olmaması gerekir. 7 milyarlık sıkış tepiş dünyada 10 şirket her telif hakkını elde tutar, diğerleri satın alacak parayı başka yerden bulur derseniz, hırsızlığın hırsızlık olduğunu da ancak o on şirket takdir eder.

Bence Microsoft şirket kültürü açısından o 'ligde' en ahlâklı olanı. Yapılan işin hakkını vermek gibi tarif edilebilecek bir değer sistemleri var. Tekelleşme / kartelleşme de onların suçu değil. Tekelleşmeyi büyük sermayeyi küçüğünden koruma sistemi üretiyor.

Ancak bütün bunlar sonucu değiştirmiyor. Microsoft eğer herkesin orjinal yazılım kullanmasını istiyorsa, ki elbette istiyor, bunun başlangıç noktası telif hakkının küresel korunmasını sağlayacak Amerika tabanlı bir yasal düzenlemenin lobisi için ellerindeki muazzam kaynaklardan kahvaltıda yedikleri kısmını ayırmaları olmalı. Yâni Türkiye'deki bir meraklının yazacağı yazılım Amerika'da tescil edilip korsan olmayan pazarlarda geçerli koruma altına alınabilmeli.

Bu tabi büyük şirketlerin pazarlarının 'küre'ye açılması demek. Eğer ben burada yazılım üretip Fransa'da telif hakkımı koruyabiliyorsam, o pazarlarda Microsoft, Apple, vb. ile eşit fırsata sahip bir serbest pazar oyuncusu olurum. Eninde sonunda ben veya başkası Microsoft'dan daha iyi fikirler de üretir. Yâni oyunu ben üreteyim sen tüket noktasından kim daha iyi üretecek noktasına taşımış oluruz.

Hem bu sayede Türkiye pazarındaki 'ithalat ağalarının' da girişimciler üzerindeki tahakkümü bitmiş olur.

İşte o zaman korsan tarih olur.
 
Geri
Üst